Çalışmaya göre, bitki bazlı et alternatifleri, organik gıdalar ve yerel üretici ürünlerine yönelik ilgi dünya genelinde olduğu gibi Türkiye’de de artış gösteriyor. Katılımcılar, bu ürünleri sağlık yararı, hayvan refahı ve karbon ayak izini azaltma gibi nedenlerle tercih ediyor.
Türkiye’de büyük şehirlerde bitki bazlı süt, vegan peynir ve organik sebzeler artık market raflarında daha görünüyor. Ancak yüksek fiyat farkı, bu ürünlerin yaygınlaşmasını yavaşlatıyor.
Türkiye’de fiyat farkı çarpıcı boyutta 
Ağustos 2025 piyasa verilerine göre, organik ve bitki bazlı ürünler ile geleneksel muadilleri arasında ciddi fiyat farkı bulunuyor:
Ürün Geleneksel (TL) Organik/Bitki Bazlı (TL) Fark (%)
Süt (1 lt) 25 55 +120%
Yumurta (10’lu) 50 95 +90%
Beyaz Peynir (1 kg) 180 320 +78%
Kıyma (1 kg) 500 750 +50%
Ekonomik gerekçeler gıdaya erişimi zorlaştırıyor
TÜİK verilerine göre, 2025’in ilk yarısında gıda enflasyonu yıllık bazda yüzde 70,3 olarak gerçekleşti. Bu artış, sağlıklı ve sürdürülebilir gıdaya erişimi özellikle dar gelirli haneler için daha da zor hale getiriyor. Araştırmada da vurgulandığı gibi, fiyat baskısı tüketicileri daha ucuz, işlenmiş ve besin değeri düşük ürünlere yöneltiyor.
Türkiye’de bitki bazlı ve organik ürünlere ilgi artıyor
Son yıllarda dünya genelinde bitki bazlı ve organik ürünlere olan talep önemli ölçüde artış gösteriyor. Küresel veriler, bitki bazlı ürünlere ilginin son 5 yılda yüzde 30 oranında yükseldiğini ortaya koyarken, Türkiye’de bu artışın özellikle büyük şehirlerde daha belirgin olduğu, kırsal alanlarda ise talebin nispeten düşük kaldığı dikkat çekiyor.
Organik ürün talebine bakıldığında ise, dünyada orta gelir grubundaki tüketiciler arasında da yaygın bir rağbet olduğu görülürken, Türkiye’de bu talebin ağırlıklı olarak yüksek gelir grubuna sahip tüketicilerden geldiği ifade ediliyor.
Ancak her iki pazarda da fiyatın önemli bir engel oluşturduğu belirtiliyor. Küresel çapta tüketicilerin yüzde 45’i fiyatı satın alma önünde bir engel olarak görürken, Türkiye’de bu oran yüzde 70 gibi çok daha yüksek seviyelerde seyrediyor.
Gençler daha bilinçli
Çevre bilinci konusunda ise gençlerin öncülüğünde olumlu bir gelişme söz konusu. Hem dünyada hem de Türkiye’de 18-35 yaş aralığındaki bireylerin çevre duyarlılığı yüksek seviyelerde bulunuyor.
Bu veriler, Türkiye’de sürdürülebilir ve sağlıklı yaşam ürünlerine olan ilginin artmakla birlikte, fiyat ve erişilebilirlik gibi faktörlerin tüketici davranışlarını belirlemede önemli rol oynadığını gösteriyor.
Araştırmanın yazarı, “Tüketici bilinci artıyor ancak sağlıklı gıdanın yüksek gelir gruplarına özgü bir ayrıcalık olmaması için fiyat politikalarının yeniden düzenlenmesi şart” değerlendirmesinde bulundu.