Araştırmacılar, turunçgil flavonoidlerinin özellikle de naringinin, kalp ve damar hastalıklarına karşı doğal bir destek olabileceğini belirtiyor. Ancak uzmanlar, “şimdilik greyfurt ve mandalina gibi meyveleri düzenli tüketmek en güvenli ve etkili yöntem” diyor.
Araştırmaya göre naringin, hem hücresel düzeyde hem de hayvan modellerinde kalp hücrelerini oksidatif stresten koruyor, iltihaplanmayı baskılıyor ve damar iç yüzeyini (endotel) onarıyor.
Hatta bazı deneylerde, kalp krizi sırasında hücre ölümünü tetikleyen cGAS-STING inflamasyon yolunu susturduğu ve ölümcül hücre ölümü (ferroptozis) sürecini engellediği gözlendi.
İnsanlarda da umut verici sonuçlar
İncelemeye dahil edilen 62 çalışma arasında beş insan araştırması da yer aldı. Örneğin, 90 gün boyunca naringin takviyesi alan yetişkinlerde kolesterol dengesi ve damar esnekliğinde iyileşmeler görüldü. Menopoz sonrası kadınlarda yapılan başka bir çalışmada ise düzenli greyfurt suyu tüketimi, atardamarların daha esnek hale gelmesine katkı sağladı.
Her ne kadar laboratuvar ve hayvan deneylerinde sonuçlar umut verici olsa da, bilim insanları naringinin düşük biyoyararlanımı (yüzde 5’in altında) nedeniyle gerçek klinik faydalarının daha büyük insan denemeleriyle doğrulanması gerektiğini vurguluyor. Ayrıca, etkin dozun ne olduğu ve hangi takviye formlarının en etkili olduğu da henüz netleşmiş değil.