Kanserin oluşumunda genetik ve çevresel etkenlerin yanı sıra, günlük beslenme alışkanlıklarının da önemli payı bulunuyor. Uzmanlar, özellikle meyve, sebze ve balık gibi besinlerin içerdiği antioksidanların, vücudu hücre hasarına karşı koruyarak kanser riskini azaltabileceğini belirtiyor.
ROS düşük seviyelerde faydalı
Vücudumuzda hücrelerin enerji üretimi sırasında doğal olarak ortaya çıkan Reaktif Oksijen Türleri (ROS), düşük seviyelerde faydalı iken, yüksek miktarda biriktiğinde hücrelere zarar verebiliyor. DNA, protein ve lipitlere hasar vererek kanser oluşumunu tetikleyebilen bu moleküller, özellikle sigara, radyasyon ve enfeksiyon gibi çevresel faktörlerle daha da artabiliyor.
ROS’un zararlı etkilerine karşı vücudun doğal savunma mekanizmaları bulunuyor. Bunların başında ise antioksidanlar geliyor. Hücreleri bu zarardan koruyan antioksidanlar, özellikle besin yoluyla vücuda alındığında, bağışıklık sistemini güçlendirerek kanserle mücadelede önemli bir rol oynuyor.
Antioksidan gücü yüksek besinler kansere karşı korur mu?
Güçlü bir serbest radikal temizleyici olan C vitamini, DNA ve hücre zarlarını oksidatif hasardan korur. Kadınlar için günlük 75 mg, erkekler için günlük 90 mgtüketilmesi uygun görülüyor.
C vitamini zengini besinler nelerdir?
- Portakal
- Kivi
- Çilek
- Brokoli
- Brüksel lahanası
- Dolmalık biber
- Lahana
- Ananas
Beta karoten kanser riskini azaltır mı?
Vücuttaki beyaz kan hücrelerini destekleyerek bağışıklık sistemini güçlendirir, kanser riskini azaltabilir. Beta karoten RDA’sı yoktur; aşırı tüketimi ciltte renk değişimine neden olabilir.
Beta karotenden zengin gıdalar nelerdir?
- Havuç
- Tatlı patates
- Ispanak
- Kavun
- Kabak
- Kara lahana
E vitamini hücre zarını korur mu?
Hücre zarlarının bütünlüğünü korur ve oksidatif strese karşı savunma sağlar. Günlük alınması gereken miktar 15 mg olarak önerilir.
E vitamini içeren besinler nelerdir?
- Ispanak
- Avokado
- Kırmızı biber
- Badem
- Ayçiçeği çekirdeği
- Fındık
- Ton balığı
- Sardalya
- Bitkisel yağlar
Türkiye’de antioksidan tüketimi yeterli mi?
Akdeniz mutfağına özgü beslenme alışkanlıklarıyla Türkiye, aslında antioksidan zengini besinleri sıklıkla tüketen ülkeler arasında yer alıyor. Ancak son yıllarda işlenmiş gıdalara olan eğilim, sebze ve meyve tüketimini azaltmış durumda.
Beslenme uzmanları, kanser başta olmak üzere birçok kronik hastalığın önlenmesinde, doğal ve taze gıdaların tüketiminin artırılması gerektiğini vurguluyor. Türkiye’de uygulanacak toplumsal bilinçlendirme kampanyaları ve okul çağından itibaren sağlıklı beslenme eğitimleri ile antioksidan tüketiminin teşvik edilmesi, halk sağlığı açısından büyük fayda sağlayabilir.
