Şeker yerine tatlandırıcı kullanılan yiyecek ve içecekler, ambalajlarının üzerinde "şeker içermez" veya "şekersiz" ibareli yazılarla satışa sunuluyor.
Şekersiz içecekler daha sağlıklı mı?
Tüketicilerin birçoğu da şekersiz ve daha az kalorili diye bu ürünlere yöneliyor ancak şeker ikamelerinin ne kadar sağlıklı olduğu, bilimsel açıdan da tartışma konusu.
Tatlandırıcı nedir?
Tatlandırıcılar, gıdalara şekerin tadını vermek için eklenen ve genellikle enerji içeriği daha düşük olan bileşiklerdir. Şeker yerine kullanılan bu maddeler iki gruba ayrılır:
Besleyici olmayan tatlandırıcılar (non-nutritive sweeteners): Kalori içermez ya da çok az içerir. Aspartam, sakkarin, sukraloz ve stevia bu gruptadır.
Şeker alkolleri (polyoller): Düşük kalorili olup bağırsaklardan emilimi sınırlıdır. Sorbitol, mannitol ve eritritol bu grupta yer alır.
Tatlandırıcılar, diyabet hastaları, kilo kontrolü sağlayan bireyler veya “daha sağlıklı alternatif” arayan tüketiciler tarafından sıkça tercih edilir.
Hangi tatlandırıcılar gıdalarda yaygın olarak kullanılır?
Gıda endüstrisinde en çok kullanılan tatlandırıcılar arasında şunlar yer alır:
Eritritol: Şekerin %70-80 tatlılığında, neredeyse kalorisiz bir şeker alkolüdür. Keto ürünlerinde, “şekersiz” içeceklerde ve diyet ürünlerinde yaygındır.
Aspartam: Düşük kalorili, ancak fenilketonüri hastaları için tehlikeli olabilir.
Stevia: Bitkisel kökenli doğal bir tatlandırıcıdır.
Sukraloz: Isıya dayanıklı olması sebebiyle pişmiş ürünlerde yaygındır.
Sakkarin: En eski yapay tatlandırıcılardan biri olup diyet içeceklerde sıkça görülür.
Tatlandırıcının zararları nelerdir?
Colorado Boulder Üniversitesi’nde yapılan ve Journal of Applied Physiology dergisinde yayımlanan yeni bir araştırma, eritritol adlı tatlandırıcının insan beyin damarlarındaki hücreler üzerinde endişe verici etkiler yarattığını ortaya koydu. Çalışma, eritritolle üç saat boyunca temas eden hücrelerin:
Damar genişlemesini sağlayan nitrik oksit üretiminde ciddi azalma,
Damar daralmasına neden olan endotelin-1 seviyelerinde artış,
Kan pıhtılarını önleyen t-PA üretiminde azalma,
Hücre hasarına yol açabilen serbest radikal (ROS) üretiminde artış gösterdiğini buldu.
Bu değişiklikler, damar sağlığı açısından oldukça riskli. Daha önceki bir epidemiyolojik çalışmada, eritritol seviyesi yüksek olan bireylerin, üç yıl içinde kalp krizi veya felç geçirme olasılığının önemli ölçüde daha yüksek olduğu da bildirilmişti.
Araştırmacılar, "güvenli" olarak kabul edilen bu tatlandırıcının yaygın ve kontrolsüz kullanımının potansiyel zararlarına dikkat çekiyor.
Tatlandırıcıda şeker var mı?
Tatlandırıcılar kimyasal yapıları gereği şeker içermez. Ancak, vücutta metabolizma üzerindeki etkileri şekerle benzer sonuçlar doğurabilir. Örneğin bazı şeker alkolleri, kan şekerini doğrudan etkilemese de bağırsak sorunları yaratabilir veya damar sağlığı üzerinde olumsuz etki oluşturabilir.
Şekerin zararları nelerdir?
Tatlandırıcılar, şekerin bilinen zararlarına alternatif oluşturmak için kullanılsa da şekerin kendisi de pek çok sağlık sorunuyla ilişkilidir:
Obezite ve tip 2 diyabet: Yüksek şeker tüketimi insülin direnci gelişimine katkıda bulunur.
Diş çürükleri: Şeker, ağız içi bakteriler için en hızlı enerji kaynağıdır ve çürümeyi hızlandırır.
Karaciğer yağlanması: Fruktoz bazlı şekerlerin fazla tüketimi karaciğeri zorlar.
Kalp hastalıkları: Aşırı şeker tüketimi kan lipit düzeylerini bozarak kalp krizi riskini artırabilir.
Bu nedenle birçok kişi "şekersiz" ürünleri tercih etse de, kullanılan şeker ikamelerinin de mutlaka güvenli olduğu anlamına gelmediği bilimsel çalışmalarla ortaya konmuştur.
Gıdada etiket okumak şart!
Araştırmanın başyazarı Prof. Christopher DeSouza, tüketicilerin alışveriş yaparken ürün etiketlerini dikkatle incelemeleri gerektiğini belirtiyor. Özellikle "şekersiz" ibaresi bulunan ürünlerde eritritol, şeker alkolleri veya non-nutritive sweeteners içeriğine dikkat edilmesi gerektiğini vurguluyor